Selam, bugün 22-27 Haziran (2023) aralığında yaptığımız Atina gezimizden bahsedeceğim. Nerelere gittik, yorumlarımız neler hepsini yazımda bulabilirsiniz ve başlıyorum!
Akropolis (Ακρόπολη)
Atina’ya gelen herkesin bence net olarak ilk hedefi Akropolis olmalı. Şehrin her yerinden görünen güzelliği ile burası insanı kendine çağırıyor. Eğer Atina’ya geldiyseniz ve Akropolis’e gitmediyseniz, sizin için Atina’yı gezmiş diyemeyiz. MÖ 5. yüzyıldan bu yana ayakta kalmayı başarabilen Akropolis’in “yukarıda bulunan şehir”, “yüksek şehir” anlamına geliyor. Şehrin koruyucu tanrıçası olarak kabul edilen Athena’nın evi olarak yapılan Akropolis’te Atina’nın geleceği için kararlar halk ile beraber oylanarak alınırmış. Bu yüzden Akropolis’ten demokrasinin doğduğu yer olarak da bahsediliyor.
Akropolis’te bulunan en ünlü yapılar:
- Parthenon: Parthenon aynı zamanda dünyanın en ünlü arkeolojik kalıntılarından biri. Tanrıça Athena’ya ithafen inşa edilen Parthenon, “Bakirenin Tapınağı” anlamına geliyor. Antik tapınağın milattan önce 5. yüzyılda inşa edildiği tahmin ediliyor.
- Erekhtheion Tapınağı: Mitolojiye göre Atina’yı elde etmek için Poseidon ile Athena’nın tartıştıkları yer.
- Dionysos Tiyatrosu.
- Athena Nike Tapınağı.
Biz haftaiçi saat 16:00 gibi Akropolis’e gittik ve şansımıza hiç sıra yoktu, direkt biletlerimizi alıp giriş yaptık. Tam tepede ve aşırı güneş alan bir yer olduğu için gezerken güneşten yanmamak elde değil. Bu yüzden saatin bizim için uygun olduğunu düşünmüştük. İdeal de oldu diyebilirim, yine çok sıcaktı fakat öğlen 12’de gitmekten iyidir. Gelirken yanınıza suyunuzu almayı ve rahat ayakkabılarınızı giymenizi tavsiye ederim.
Akropolis’ten çıkarken fark ettik ki (saat 18:00 gibi) upuzun bir sıra vardı. Bunu da bilgi olarak eklemiş olayım. Akropolis’in giriş ücreti de 20 euro.
Akropolis’in antik zenginliğini daha derin keşfetmek isterseniz bu bölgeden çıkarılan sayısız arkeolojik eseri Akropolis Müzesi’nde inceleyebilirsiniz.
Not: Akropolis’e giderken etrafı keşfederek gitmenizi tavsiye ederim. Bembeyaz küçük küçük evlerin arasından geçip gidebileceğiniz yolları ile burası insanı masal diyarında gibi hissettiriyor.
Akropolis konum: https://goo.gl/maps/6kvCsojBqAW3EBZt6
Ah sen güzel “Plaka!” (Πλάκα)
Hemen 2. madde olarak Atina’da gez gez bayıldığım tatlı yer Plaka’dan bahsetmek istiyorum. 🙂
Atina’nın en turistik yerlerinden biri olan Plaka’da, keyifli meyhaneler, tavernalar, çeşit çeşit hediyelik dükkanları bulabilirsiniz. Ben küçük hediyelik dükkanları gezmeyi çok seven biri olarak canım arkadaşım Nevcan’ın affına ve sabrına sığınarak bütün dükkanlara girip çıktım herhalde. Evinize dönerken çevrenize alabileceğiniz tüm hediye çeşitlerini burada bulabilirsiniz. Magnetler, kupalar, yiyecek tatlılar bir sürü çeşit var.
Plaka konum: https://goo.gl/maps/mDzpoxFNVphgTu5S9
Monastraki Meydanı (Πλατεία Μοναστηρακίου)
Atina gezimiz sırasında evet burası en merkezi yermiş, keşke evimizi burada tutsaymışız dediğimiz yer “Monastraki Meydanı.” Havaalanı metro durağını tam göbeğinde barındırmasıyla, Akropolis manzaralı keyif dolu mekanlarıyla Atina’nın kalbi bence burası. Havaalanından gelirken direkt tek metro ile ulaşım da mevcut olduğu için bence buranın yakınlarında konaklamak en doğru tercih olacaktır, eğer tekrar gitme fırsatım olursa direkt öyle yaparım gibi duruyor.
Monastraki Meydanı’nda da Atina’nın tadını alabileceğiniz mekanlar bulunuyor. Akropolis’e veya Plaka’ya geldiğiniz gün konum olarak rotanız üzerinde olabilecek bir yer. Ayrıca Monastraki Meydanı’nda 18. yüzyılda Osmanlı döneminde yapılan Tsisdarakis (Çisdarakis) camiisi de bulunuyor. Cami, günümüzde müzeye olarak ziyaret edilebiliyor.
Lezzet keşfi için de Monastraki Meydanı doğru bir nokta. Barındırdığı enfes mekanlarında Atina’nın damak lezzetini keşfedebilirsiniz.
Monastraki Meydanı konum: https://goo.gl/maps/HmP5Yqf3nsuhuqo96
Ermou Caddesi (Ερμού)
İstanbul’un İstiklal Caddesini anımsatan bu caddede sağlı sollu tamamen mağazalarla kaplı olduğunu göreceksiniz, cadde tamamen trafiğe kapalı ve yoğun olarak ziyaretçilerle dolu diyebilirim. 5 günlük Atina gezimizde 2-3 kez buraya uğradık diyebilirim, dolaşırken bir şekilde yolumuz buraya çıkıyor 🙂 Ermoı Monastiraki ve Syntagma Meydanları’nı da birbirine bağlayan bir lokasyonda, belki de bu yüzden hep kendimizi Ermou’da bulduk. Burada da çok sayıda yerli yabanlı mağaza, kafe, restoran, seyyar satıcı ve dükkanlar var, ziyaret edilmesi gereken bir yer.
Not: Caddede bulunan birçok mağaza ve dükkan, pazar günü kapalı oluyor. Bunu göz önünde bulundurarak plan yapmanız iyi olabilir.
Ermou Caddesi Konum: https://goo.gl/maps/H4dfRni7VBPsUgZNA
Syntagma Meydanı, Parlamento Binası (Πλατεία Συντάγματος)
Atina Syntagma Meydanı, ulaşımın toplu taşımanın kalbi denilebilecek lokasyonlardan diyebilirim. Buradan Atina’nın çoğu yerine ulaşabilirsiniz.
Burada bulunan Yunan Parlamento Binası 19. yüzyılın ortalarında yaptırılmış ve monarşinin kaldırılmasına kadar da saray olarak kullanılmış daha sonra parlamento binasına dönüştürülmüş.
Parlamento binasının en çok ilgi çeken özelliği ise önünde Meçhul Askerin Mezarı olarak anılan anıt. Anıt 7/24 korunuyor ve sarayın önünde geleneksel kıyafetli muhafızların görkemli nöbet değişimi ritüelleri gerçekleştiriliyor. Nöbet değişimleri sırasında büyük bir kalabalığın onları izlediğini söyleyebilirim, buna biz de tesadüfen şahit olduk.
Syntagma Meydanı konum: https://goo.gl/maps/vnc2cFe8F8ocEoHD7
Panathinaiko Stadyumu (Παναθηναϊκό Στάδιο)
Görüntüsüyle insanı büyüleyen “Panathinaiko Stadyumu!” MÖ 330’da Panathenaic Oyunları için yapılmış. Atina’ya gelen turistlerin en uğrak noktalarından bir tanesi. Dile kolay 45.000 kişilik kapasitesi var.
Giriş için de 10 Euro ödemek gerekiyor.
Panathinaiko Stadyumu konum: https://goo.gl/maps/wuKQBYDUBMfAzmhY6
Atina’ya gidildiğinde uğramadan dönmemek gereken yerlerle ilgili sizin de eklemeleriniz varsa yorumlarınızı bekliyorum. 🙂
Yunanistan Atina ile ilgili tüm içeriklerimi görüntüleyebilmek için buraya tıklayabilirsin!
Sevgiler,
İrem
Bir yanıt yazın